9 Şubat 2012 Perşembe

Yükselen Değer Serbay Yağız Röportajı

KONYASPOR'un Yükselen değeri SERBAY YAĞIZ'la 25.01.2011 günü KAYSERİ ERCİYES maçı öncesi Konyasporluyuz.com sitesi adına arkadaşlarımla beraber yaptığımız söyleşi ile karşınızdayım.



SERBAY YAĞIZ RÖPORTAJI:

Öncelikle isteğimizi kırmayıp bizlere bu fırsatı tanıdığın için teşekkür ediyoruz.
Ben teşekkür ediyorum.
Kendinden bahsedermisin?
21 yaşındayım. 4 yıldır Konyaspor’dayım. Aslen Sivaslıyız ama Antalya’da büyüdüm. Sivas’tan Antalya’ya ben 3 yaşlarındayken geldik. Futbolla Antalya’da tanıştım.

Futbola nasıl başladın? Bizlere anlatırmısın?
Futbola 2002 yılında Antalya Tedaşspor’da başladım. Tedaşspor’a transfer sürecim öncesi ilkokul’da okul takımında oynarken Mustafa Büyükayvaz hocanın dikkatini çekmişim. Mustafa Hoca beni beğenmiş ve direkt ailemle temasa geçmiş ve aileminde olurunu almıştı. Tedaşspor tarafından keşfedilişim böyle. O zamanlar çok fiziksiz, zayıf bir çocuktum. Bundan ötürü okul takımımızı yöneten Özgür hocam benimle Tedaşspor’a transferim neticelendikten sonra ‘Sana uygun formayı nasıl bulacağız’ diye espri yapmıştı.

2008 yılında Konyaspor altyapısı için seçme düzenleniyordu. O seçmeden menajer vasıtasıyla haberim olmuştu ve şansımı denemeye karar vermiştim. İyikide böyle bir karar vermişim ve Konyaspor ailesinin bir ferdi olma duygusunu tatmışım. Ayrıca değinmem gerekirse Bugünlere gelmemde, Konyaspor’un bir parçası olmamda Mesut Erçetin ile Salih Eken hocalarımın çok büyük etkileri oldu. Özellikle Mesut Hoca’mın üzerimdeki payı çok büyük.

Aile’nin futbola başlamanda desteği oldu mu? 
Kesinlikle ama kesinlikle en büyük desteği ailemden aldım ancak her annenin olduğu gibi benim annemde çocuğunun okumasından taraftı. Babam ise eski futbolcu olduğundan dolayı ilk andan beri beni destekledi, futbolcu olmam konusunda teşvik etti. Bu durumlardan ötürü babam arada sırada annem ile ‘Bak gördün mü oğlumu, gördün mü eserimi?’ şekilinde takılıyor. 

Önceden oynadığın başka pozisyonlar oldu mu?
Her mevkide oynadım ve oynuyorum diyebilirim. Tedaşspor ve Okul takımındada bu böyleydi. Hatta şu anda takımımızda stoper mevkisinde başarıyla forma giyen Selim ile beraber Antalya Karatay Lisesi Okul takımında Forvette oynadığımız dönemler olmuştu. Bu sezon içinse Ortasaha ve Hücumun her bölgesinde forma giydim diyebilirim. Ayrıca Osman Hocam ne görev verirse oradada layikiyle üstüme düşeni yapmaya çabalıyorum ve çabalamayada devam edeceğim.

Maçlara nasıl motive oluyorsun? Her hangi bir uğurun varmı?
Maçlara kendi odamda müzik dinleyerek motive oluyorum. Müzik dinlemeden maçlara çıkmıyorum desem yalan olmaz. Ayrıca her maç öncesi kesinlikle Annemi ararım. Ondan dua etmesini isterim. Annemle konuşurken kardeşiminde sesini duyarım. Bunları kesinlikle her maç istisnasız bir şekilde uyguluyorum.

Futbol haricinde neler yapıyorsun, vaktini nasıl değerlendiriyorsun?
Müzik dinlemekten çok hoşlanırım zaten bununla alakalı olarak yukarıdaki sorduğunuz sorudada ipucu vermiş oldum.   Ya kendim yada samimi bir arkadaşımla haftada bir kez muhakkak sinemaya gidiyorum. Zafer meydanın’da dolaşmaktan çok zevk alıyorum. Ayrıca tesislerde kalırken internet başında zaman geçiriyorum.

Takımda en iyi anlaştığın oyuncular kimler?
A2’den beri beraber olduğumuz arkadaşlarla bir aile gibiyiz. Ama aralarından isim söylemem gerekirse Feyyaz Belen, Selim Ay, Recep Aydın ve Ali Dere’yi söyleyebilirim.

Kendine örnek aldığın, tarzını beğendiğin oyuncular var mı? Var ise kimler?
Fernando Torres ve David Villa’nın hayranıyım. Fernando Torres’in videolarını çok dikkatli izleyerek stilinden bir şeyler kapmaya çalıştığım zamanlar olmuştu. Beğendiğim yerli oyuncu olaraksa son dönemde büyük çıkış yakalayan Burak Yılmaz’ın ismini verebilirim.

Milli forma ile ilgili düşüncelerin neler? Milli takımın her hangi bir kademesinden davet aldın mı? Şayet almadıysan bekliyormusun?
Her türk genci gibi o forma benimde rüyalarımı süslüyor. Bir gün A milli formayı giyeceğim, buna inanıyorum. Şu ana kadar Milli takımın her hangi bir kademesinden davet almadım. Bu durum beni daha da hırslı bir oyuncu olmaya itiyor. Şu anki öncelikli hedeflerimden birisi Ümit Milli takım formasını giymek. Çünkü yaşım sadece Ümit milli’ye tutuyor. Ümit milli takımdan davet alacağıma inancım tam. 


Şansının tutmadığı, tuttuğu takımlar oldumu?
A2 Liginde Kayserispor’a karşı şansım tutmuyordu. Aksine memleketimin takımı Sivasspor’a ise fazlasıyla şansım yaver gidiyordu. Sivas’a gol atmadan boş geçtiğim maç sayısı yok diyebilirim.


Konyaspor Tribünleri hakkında fikirlerin neler?
Türkiye’nin en büyük şehrinden, 2 milyon insanın yaşadığı bir kentten gelen destek bana göre kesinlikle yeterli değil. Ama buna rağmen bizi kar, yağmur, çamur demeden şartlar ne olursa olsun destekleyen yürekten Konyasporlu taraftarlarımıza teşekkür ediyorum. Zaten Konyaspor’a yürekten bağlı olan insanları tribünlerde görüyoruz. Diğer kesim başarılı olunca yanımızda oluyor. Ben ve arkadaşlarım sadece iyi günlerde değil kötü günlerde de Konyalıların yanımızda olmasını istiyoruz. Konya halkı şunu iyi bilmeli ‘Başka Konyaspor yok’ lütfen bunun değerini bilsinler.



Konya tribünlerinden Konya şehrine geçelim. Konya şehri hakkında neler düşünüyorsun peki?
Konya’yı çok seviyorum. Antalya’da iken günlerimin çoğu Konya’yı özlemekle geçiyor. Konya’nın sessizliğine sakinliğine çok alıştım. Antalya’da özellikle Konya’nın sessizliğini ve sakinliğini çok arıyorum.


Yine sana gelelim. Kariyer planların neler?
Takdir edersiniz ki ülkemizde en önde gelen hedeflerden birisi 3 İstanbul takımında oynamak. Her oyuncunun olduğu gibi benimde bu hayalim var. Yurtdışından Manchester United’ı çok beğeniyorum. Maçlarını mümkün olduğunca kaçırmıyorum. Manchester United’da oynamak benim çocukluktan beri büyük bir hayalim. Milli takımla alakalı planlarımdan önceki sorularınızda bahsetmiştim. Ayrıca kesinlikle istediğim bir hedefim daha var. Eğer Konyaspor’dan ayrılmam gerekirse öyle bir durum söz konusu olursa takımıma kesinlikle para kazandırmak istiyorum.



Profesyonelliğe adım attığın ilk maç, attığın ilk gol? 
Profesyonel olarak ilk oynadığım karşılaşma büyük şanssızlılar sonucu küme düştüğümüz geçen sezon’un son haftası oynanan Galatasaray maçı. Maçın son yarım saatinde oynamıştım. Attığım ilk gol ise bu sezon ilk devredeki Denizli deplasmanında attığım şık goldü. İlk golümün bu şekilde olması beni ayrıca sevindirdi.



Peki unutamadığın bir anı var mı?
Unutamadığım bir anı değilde hatırladıkça hüzünlendiğim bir olay var. O zamanlar A2 takımında forma giyiyordum. Branimir Poljac’ın o talihsiz kazayı geçirdiği gün bende Tatlıcak’ta tedavi görüyordum. Branimir Poljac ile karşılaşmıştık. Kendisi bana çok sıcak yaklaşmış ve hatta kendi kramponlarını hediye etmişti. Daha sonrasında Poljac tesislerden ayrılırken yine karşılaşmıştık ve istersem beni evime bırakabileceğini söylemişti. Bense tedavimin devam ettiğini söyleyerek teşekkür etmiştim. Poljac tesislerden ayrıldıktan kısa süre sonra o acı haber gelmişti. Olayı duyduğum vakit kendimi çok garip hissetmiştim. O an inanın çok farklı şeyler hissetmiştim bu anlatılabilecek bir şey değil. Ayrıca o kramponları hala saklıyorum ve saklayacağımda. Benim için her anlamda çok değerliler.



Genç yaşta Konyaspor formasını giyen bir oyuncu olarak neler hissediyorsun?
Çok müthiş bir duygu. İlk profesyonelliği Galatasaray maçında tattım. O anki duygularımı anlatamam inanılmazdı. Bu sezonsa buna biraz daha alıştım. İlk 2-3 maç heyecanım hat safhadaydı şimdiyse bu duruma alıştım diyebilirim.


Ender Cihan CEYLAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder